İstanbul Sözleşmesi

İstanbul Sözleşmesi

Çatı Katı seminerlerimize 2020 Eylül ayında Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi ya da bilinen adıyla İstanbul Sözleşmesi ile devam ediyoruz. Konuğumuz İstanbul sözleşmesinin mimarlarından Sn. Prof. Dr. Feride Acar.

İstanbul Sözleşmesi’nin Görev Gücü ekibinde, Sözleşme’nin yazım ekibinde, Türkiye adına müzakereci olarak katılan ve son olarak denetim organı başkanlığını yapan Prof. Dr. Feride Acar’ı konuk ettik.

Bursa‘da doğan Feride (Aybar) Acar orta öğrenimini TED Ankara Koleji ve ABD’de (Darien High School)da tamamlamış ve ODTÜ’den sosyoloji dalında lisans derecesini almıştır.(1970) Lisansüstü öğrenimine ise ABD’de devam etmiş ve Pennsylvania Eyaletinde Bryn Mawr College’dan siyaset sosyolojisi dalında yüksek lisans (M.A.),ve doktora (Ph.D.) dereceleri almıştır. Uluslararası düzlemde kadın haklarının denetiminden sorumlu Birleşmiş Milletler organı olan CEDAW Komitesine (Kadınlara Karsı Ayırımcılığın Önlenmesi Komitesi) 1997 yılında üye seçilen Feride Acar, raportör ve Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulunduktan sonra, 2003 de BM CEDAW Komitesi Başkanı olmuştur.

Her geçen gün kadınların maruz kaldığı şiddetin dozu artıyor. Seslerini duyurmak amacıyla kadınlar sosyal medya üzerinden yardım çağrısı yapıyor. Hatta istismar ve şiddete uğrayan ya da bu kadınları savunmasını yapan kadın avukatlar bile hukukun zorlu yollarını geçemeyince sosyal medyadan kadın kurum ve kuruluşları vasıtasıyla imdada çağırıyor. Artık kadınların çığlığı hemen hemen her gün sosyal medyada gündem maddesi oluyor.

İstanbul Sözleşmesi, kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddeti önleme ve bununla mücadelede temel standartları ve devletlerin bu konudaki yükümlülüklerini belirleyen uluslararası insan hakları sözleşmesidir. Sözleşme Avrupa Konseyi tarafından desteklenmektedir ve taraf devletleri hukukî olarak bağlar.

İstanbul Sözleşmesinin Ayrıntıları

Sözleşme, kadına şiddete yönelik korumanın kapsamını genişletiyor. Taraflardan özellikle gençler ve erkekler olmak üzere, toplumun tüm bireylerinin her türlü şiddet olayının önlenmesine aktif bir biçimde katkıda bulunmasını teşvik etmeleri isteniyor.

İstanbul Sözleşmesi’nde kadına şiddet konusunda eğitimin müfredata dahil edilmesi, özel sektör ve medyanın teşvik edilmesi, tazminat, zorla evliliklerin feshi, ısrarlı takibin cezalandırılması, zorla evlendirme ve kadın sünneti yasağı, sözde “namus” adına işlenen suçlar dahil olmak üzere kabul edilemez gerekçelerle şiddet uygulanması başlıkları öne çıkıyor.

Başta kadın ve çocuklar olmak üzere şiddet mağdurlarına barınaklar sağlanması da sözleşmenin gereklerinden biri.